Sputnik News’te yer alan habere göre, İzmir’de, pandemi sürecinde yavaşlayan yabancılara konut satışı, İranlı yatırımcılarla yeniden yükselişe geçti. Konut yatırımcılarının en fazla İran’dan geldiğini belirten gayrimenkul uzmanları, İranlıların Türk vatandaşı olup, İzmir’de yaşamak istediğini söyledi.
İran’dan gelerek, Türkiye’de yaşamını sürdürmek isteyenler, yoğunlukla İzmir’den konut satın alıyor. Son dönemde İranlı yatırımcıların İzmir’i tercih ettiğini söyleyen gayrimenkul danışmanı Vahid Raghebi, yakınlığı ve güvenli şehir olmasının bunda etkili olduğunu dile getirdi. İzmir’de 8 yıldır yaşadığını anlatan Raghebi, İran’da yedek parça sektöründe çalışırken, kente yerleştiğini belirterek, “İzmir’i beğendim. Daha sonra emlak işine başladım. İranlı ya da Arap müşteri kendi dilinde birini bulamadığı için burada konut ararken zorluk çekiyordu. Bu ihtiyacı fark ettim. Müşteri güvenerek alışverişini yapıyor” diye konuştu.
‘Kültür yakınlığı nedeniyle gelmek istiyorlar’
Pandemi nedeniyle satışların düştüğünü ancak son dönemde sağlanan kredi kolaylığıyla sektörde hareketlenme olduğunu dile getiren Vahid Raghebi, sınır kapalı olduğu için yeni müşterilerin İran’dan gelemediğini ancak mevcut yatırımcılarla ilişkilerin sürdüğünü anlattı. Raghebi, “Pandemiden önce gelenlere satışlar devam ediyor. İran’dan gelip Türk vatandaşı olmak isteyen çok sayıda müşterimiz var. İzmir’i İranlılar çok tanımıyordu. Biz İzmir’in tanıtımını yaptık. Güzel bir ilgi gördü. İran, Irak, Afganistan’ın ardından Avrupa ülkeleri İzmir’e ilgi gösteriyor. Daha çok Mavişehir, Karşıyaka ve Narlıdere tarafını tercih ediyorlar. Daha güvenli olması nedeniyle sitelerden konut alıyorlar. Talepler Alaçatı, Çeşme ve Urla’da da arttı. İran’ın gayrimenkul fiyatları buraya göre çok yüksek. İzmir’in kültür yakınlığı nedeniyle İranlılar İzmir’e gelmek istiyor. Daha yakın ve ulaşım kolay. Geldiklerinde burada yatırım da yapıyor. Çünkü buraya gelenler parası olanlar. Bir süre burada yaşadıktan sonra yatırım da yapıyorlar” dedi.
‘Türk vatandaşı olmaya karar verdim’
İzmir’i denizi ve güzel şehir olması dolayısıyla tercih ettiğini anlatan 35 yaşındaki mimar Mohamad Reza Shahmivi, 7 ay önce Türk vatandaşı olmaya karar verdiğini belirtti. İzmir’in güvenli şehir olduğunu dile getiren Shahmivi, “Tatil için İzmir’e geliyordum. Buradan daire alan arkadaşlarım vardı. 9 yaşındaki kızımın burada yaşamasını istedim, konut sahibi oldum” diye konuştu.
Türk vatandaşı olunca İzmir’e de yatırım yapabilmenin daha kolay olduğunu dile getiren Mohamad Reza Shahmivi şunları söyledi:
“Türk vatandaşlığına geçip yatırım yapmayı istedim. Kültür olarak da burası İran’a yakın. Tahran’a göre İzmir’de konut fiyatları çok düşük. İkinci konutumu 1 milyon 190 bin TL’ye konut aldım. İlkini ise bir süre önce 780 bin TL’ye almıştım. Son aldığımın yapımı sürüyor. 2021’in sonunda teslim alacağım. İzmir’de yaşayacağım. Evimi site içinden aldım. Sitenin sosyal alanları hoşuma gitti. İzmir ile İran’ın kültür anlamında yakın olduğunu düşünüyorum. Kızım burada daha serbest büyüyecek. Burada yatırım yapmak ambargo olmadığı için kolay oluyor. 6-7 ay önce vatandaş olmaya karar verdim. İşlemler birkaç ay daha sürecek.”
İranlı turistler Türkiye’ye gelmek için sabırsızlanıyor
Türkiye’yi ziyaret eden yabancılar arasında kişi başı harcamaları yüksek olan İranlılar, gerek turizm gerekse emlak sektörü açısından önemli bir potansiyel oluşturuyor. Ortalama 6 gece konaklayan ve kişi başı bin dolar harcayan İranlılar için öncelikli destinasyonlar arasında İstanbul, Van ve Antalya geliyor.
İran’da geçen yıl yaşanan ekonomik sıkıntı nedeniyle Türkiye’ye gelemeyen İranlılar, bu yıl ise yeni tip koronavirüs (Kovid-19) yüzünden ülkelerinde kaldı. Özellikle mart ve nisan ayındaki nevruz döneminde yoğun şekilde Türkiye’ye gelen İranlılar, bu süreçte salgın tedbirleri kapsamında sınırların kapatılmasıyla Türkiye’ye hasret kaldı.
Gönül Bilban, AA muhabirine, İranlıların gerek tatil gerekse gayrimenkul sahibi olmak için bir an evvel Türkiye’ye gelmek istediğini söyledi. İranlıların uzun bir süredir Türkiye’ye gelememenin üzüntüsünü yaşadığına değinen Bilban, özellikle mart ve nisan aylarında yoğun şekilde yaptırdıkları rezervasyonları salgın nedeniyle ya iptal ettirdiklerini ya da ertelediklerini bildirdi. İran ile Türkiye arasında sınırların kısa süre sonra açılmasını beklediklerini anlatan Bilban, şunları kaydetti:
“İranlılar yaptığımız görüşmelerde bir an evvel Türkiye’ye gelmek istediklerini iletiyorlar. Türkiye’ye gelmek için sabırsızlanıyorlar. Türkiye’deki otellerde alınan önlemleri takip ettiklerini, sağlıklı, güvenli ve keyifli tatil geçireceklerine inandıklarını bize aktarıyorlar. Valizlerini hazırladılar, kapıda bekliyorlar. Sınırlar açıldığı takdirde Türkiye’nin her yerinde İranlıları göreceğiz.”
TÜRSAB Batı Antalya Bölge Başkanı Rıza Perçin de İran pazarının nüfus yoğunluğu, ulaşım kolaylığı ve kültürel yakınlıktan dolayı Türkiye için büyük potansiyel oluşturduğunu vurguladı.
Salgın nedeniyle uçuşa kapatılan ilk pazarın İran olduğunu hatırlatan Perçin, “Nevruz dönemi seyahat etmediklerini düşünürsek sınırlar açıldığında İranlı turistler için sezonun kasıma kadar sürmesini öngörmekteyiz.” dedi.
Kaynak: Sputnik News
Kaynak: AA
